Başörtü Yasağının Şam’cası, Garip Bir Hikaye ..
1981 yılında, Şam’ı sarsan bir karar: Başörtüsünün çıkarılması ve yasaklanması
1981 yılında, Şam başörtüsünün okullarda ve devlet kurumlarında yasaklanması ve zorla çıkartılması kararıyla çalkalandı. Rıfat Esed’in komutasındaki Savunma Tugayları, kadın paraşütçüler ve emrindeki güçler, Şam’ın eski mahalle ve sokaklarını bastı ve zor kullanarak kadınların başlarındaki örtüleri çekip aldılar.
Aynı gün, bu kararın yarattığı gürültü ve tepki sürerken, Rıfat Esed’in oğlu Dürid, özel fizik öğretmeni olan Hişam Halil’e, bu kararın sonuçları hakkındaki görüşünü sordu:
• Hocam, Hişam Bey, sizce bu kararın etkisi ne olur?
Hişam Hoca’nın cevabı netti ve olacakları önceden gören bir farkındalığı yansıtıyordu:
• Vallahi evladım Dürid, böyle bir karar, eğer hızla geri alınmaz ve sebep olduğu zarar telafi edilmezse, ailenizin tabutuna çakılacak son çivi olur.
Aynı gece, askeri istihbarata bağlı zırhlı bir ekip, Hişam Hoca’nın evini bastı ve onu bilinmeyen bir yere götürdü.
Tam dokuz ay boyunca ailesi ondan hiçbir haber alamadı. Sonunda, bir gün eşi, kocasının cenazesini teslim almak için çağrıldı. Gelen habere göre, Hişam Hoca “vatana ihanet” suçlamasıyla hapse atılmış, cezaevinde kalp krizi geçirerek ölmüştü.
Aile, büyük bir acıyla yıkılmış bir halde, cenazeyi teslim almak için yola koyuldu. Ancak cezaevine vardıklarında, şube başkanı onlara şu açıklamayı yaptı:
• Cenaze askeri hastaneye gönderildi. Ölüm kaydı yapıldıktan sonra da bizatihi hastane yetkilileri tarafından defnedildi.
Bunun üzerine, ailesi Hişam Hoca için gıyabi cenaze namazı kıldırdı, resmi bir defin töreni düzenlendi ve yakınları siyah giysilerini giyip taziye kabul etti. Bu büyük musibeti böylece kabullenmek zorunda kaldılar.
Tam on yedi yıl geçti. Bu yas ve kabullenişin ardından bir sabah, evin kapısı çaldı. Kapıyı açtıklarında, karşılarında sabahın ilk misafiri olarak Hişam Hoca’yı buldular.
Meğer bu on yedi yıl boyunca Dürid Esed, derin bir kin ve nefretle hocasının hapiste tutulmasını bizzat takip etmiş ve güvenlik güçlerine, onun serbest bırakılmaması talimatını vermişti.
Ben bu hikayeyi anlatıyorum çünkü sadece tek bir şey söylemek istiyorum:
Dürid Rıfat Esed, babasının ve Savunma Tugayları’ndaki çetesinin büyük kaçışından bu yana, kendisini Lazkiye toplumunda “ahlaklı”, “kendi tırnağıyla kazıyan”, “sanatçı ruhlu”, bu pis ailenin geçmişinden kopmuş ve onlardan arınmış biri olarak tanıttı.
Oysa gösterdiği kibarlık ve nezaket, sadece bu kirli aile geçmişini parlatma ve temize çıkarma çabasından ibaretti.
Ve burada özellikle vurgulamak isterim ki:
Bu aile, asla sıradan ve normal bir insan yetiştiremez.
Çünkü bu aile, kin, nefret, mezhepçilik, cehalet ve vahşet ile yoğrulmuş pis ve kirli bir tohumdan türemiştir. Bu tohumdan, Dürid ve tüm aile fertleri gibi çarpık, hastalıklı yaratıklardan başka bir şey çıkmaz; İstisnasız.
Ziyad es-Sufi
Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
03.03.2025 Üsküdar
في عام ١٩٨١ ضجّت الشام بخبر قرار نزع الحجاب ومنعه في المدارس والمؤسسات الحكومية، واستباحت سرايا الدفاع والمظليات والمرؤوسون من رفعت الأسد حواري وشوارع دمشق العريقة، وصاروا بالقوّة ينزعون الحجاب عن رؤوس مرتدياته.
في نفس اليوم، وعلى ضجيج هذا الخبر، سأل دريد رفعت الأسد أستاذه الخصوصي في مادة الفيزياء، الأستاذ هشام خليل، عن توقعاته بتداعيات هذا الإجراء:
- أستاذ هشام، شو رأيك بهذا القرار؟
كان رد الأستاذ هشام حاسماً ونابعاً عن وعي لما سيحدث: والله يا ابني يا دريد، هيك قرار رح يكون المسمار الأخير في نعش عائلتكم إذا ما تم الإسراع بإلغائه ومعالجة الضرر الذي ترتّب عليه.
في نفس الليلة، اقتحمت دورية مؤللة من الأمن العسكري دار الأستاذ هشام واقتادته إلى مكان مجهول.
غاب تسعة شهور كاملة عن عائلته، إلى أن جاء اليوم الذي وصل فيه خبر لزوجته بأن تذهب لاستلام جثة “خائن الوطن” بعد أن أصابته ذبحة قلبية وفقد الحياة في السجن.
حمل الأهل أنفسهم وذهبوا لاستلام الجثة، وعند وصولهم، وبعد مطالبتهم باستلامها، قال لهم رئيس الفرع إن الجثة حُوّلت إلى المشفى العسكري، وهم من قاموا بدفنها بأنفسهم بعد إثبات حالة الوفاة.
أقيمت للمغدور مراسم دفن، وأُقيمت صلاة الغائب على روحه، وتقبّل الأهل العزاء بفقيدهم، ولبسوا اللباس الأسود تعبيراً عن أحزانهم بهذا المصاب الجلل.
مرّت 17 سنة بعد مراسم العزاء، إلى أن استيقظ أهل الأستاذ هشام على رنة الباب صباحاً، ليجدوا الأستاذ الفاضل نفسه ضيف هذا الصباح.
17 سنة ودريد الأسد يتابع بكل حقد وكراهية سجن أستاذه الجليل، ويوجّه الأمن بعدم الإفراج عنه.
حكيتُ هذه القصة لأقول شيئاً واحداً فقط…
دريد رفعت الأسد، ومنذ لحظة الهروب الكبير لوالده وجماعة سرايا الدفاع، كان يقدّم نفسه في المجتمع اللاذقاني على أنه الإنسان الآدمي العصامي، الفنان الذي انسلخ عن تاريخ أفراد هذه العائلة القذرة في محاولة للتبرؤ منهم وعزل نفسه عن أفعالهم.
ما كان يُظهره من دماثة ولطف لم يكن إلا محاولة بائسة لتلميع صورة قذرة من صور هذه العائلة.
وأحب أن أقول هنا:
هذه العائلة لا يمكن أن تنجب شخصاً عادياً وطبيعياً… نطفة نجسة قذرة مركّبة من أحقاد وكراهية وطائفية وجهل وإجرام، لا يمكن أن تتحوّل إلا إلى كائن مشوّه من شاكلة دريد وكل أفراد عائلته دون استثناء.
زياد الصوفي