C.EFGANİ – F.G. BENZERLİĞİ ÜZERİNE NOTLAR

S.A. Muhterem Hocam,
Bir müddetten beri Cemaleddin Afgani ile ilgili kitaplar okudum; okuyorum…
C.Afgani 2. Abdülhamid döneminin F. Güleni kabul edilebilecek, önemli örgütlenmeleri başarmış ve Osmanlı’nın yıkılmasına zemin hazırlamış önemli şahsiyetlerden biri…
Hiç evlenmemiş, kavmiyeti ve soyu tartışma konusu, fikirleri kavmiyetçiyi teşvik eder mahiyette, Yahudi ve Hıristiyanlarla diyalog fikrini ortaya atıp savunan, masonlukta en üst dereceye çıkmış, daha sonra müstakil mason locası kurmuş, dostlarının çoğu İngiliz Yahudi’si veya ateistlerden oluşuyor.

İngiliz istihbaratı ile çalıştığı ciddi kaynaklarda zikrediliyor…
2.Abdülhamid durumunu tespit edince İstanbul’a çağırıp tahsis ettiği bir köşkte göz hapsinde tutmuşve İstanbul’da ölmüş…

F. Gülen örgütlenmesi ve fikirleri ile çok büyük ölçüde benzerlik arz eden bir yapılanma. Aradaki enönemli fark, F. Gülen’in 15 Temmuz kalkışması sebebi ile deşifre olması, C. Afgani ise fiili bir kalkışma teşebbüs fırsatı bulmadan ölmüş olması…
Takdir edersiniz ki F.G. 15 Temmuz yaşanmasaydı bu kadar açık keşfedilemez; esrarını koruyabilirdi…F. Gülen-C. Afgani fikir ve örgütlenme benzerliği konusu bir doktora tez konusu olabilir mi..? Ne dersiniz..?

F. Gülen Projesi CIA tarafından yürütülse de aslında bir İngiliz projesidir.

C. Afgani de bir İngiliz projesidir.

Her iki proje Siyonistler tarafından üretilmiş ve desteklenmiştir…
Her ikisi de hiç evlenmemiştir.

Her ikisi de diyalogcudur.

Her ikisi de dini kullanmaya çalışmıştır.

Her ikisi de Müslümanlardan çok gayrı Müslimlere hizmet etmiştir.
Her ikisi de istihbarat desteği ile çalışmalarını yürütmüştür.

Her ikisi de hıyanet içine girmiştir.

Her ikisi de Müslümanları kandırıp kullanmaya çalışmıştır.
Her ikisi de Dindar göründüğü halde Dindar değildir.

Her ikisinin de aslı, soyu karışık ve tartışmalıdır.

Her ikisi de gizli örgütlenme yolunu tercih etmiştir.

Her ikisi de milliyetçilik fikrini desteklemiş, bölünmeye zemin hazırlamıştır.

F.Gülen Türk okulları, Türkçe olimpiyatları diyerek, kavim duygularımızı sömürmüştür. Hiç bir okulunda Türkçeyi zorunlu ders olarak okutmadığı halde öyle görünüp göstermeyi becermiştir.

Her ikisi de İslam ve Müslümanların zayıflamasına hizmet etmiştir…

06.08.2021 Üsküdar

Ahmet Ziya İbrahimoğlu

NOT: Bu ve benzer yazılarımı, toplu mesaj listesinden 60-70 arkadaş, hoca ve araştırmacı olan kişilerle paylaşır; değerlendirme yazmalarını arzu ederim. Çoğunluk okumayı ve sessiz kalmayı tercih ederken, bazen tanıdık hocalarımızdan değerlendirme notu yazanlar da oluyor. Zikre değer olanlarıyazımın sonuna ekleyip arşivime koymayı tercih ediyorum.

Yukarıdaki yazıma 7-8 hocamız ve arkadaşımız değerlendirme yazdı. Burada sadece üç tanesini zikretmek istiyorum:

1- Hayreddin Karaman Hocamızın yazdığı not:

Gerçek İslam’da Birlik isimli kitabımın başında Efgani Abduh ve R. Riza’yı yazdım.

Ben de aleyhte olanların da lehte olanların da kitaplarını okudum. İnsanlar önce karar veriyor sonra seçmeci bir gözle okuyup delil üretiyorlar kanaatine vardım.

Bugün ülkemizde bir Efgani ekolü de yok etkisi de yok. Onlar çoktan aşılmış ve tarih olmuşlar. Ben vaktimi daha önemli bulduğum şeylere harcamayı tercih ediyorum.

Bir de insanları anlama ve anlatmada öncelikle kendi fiil ve kavillerine bunların da bütününe dayanıyorum. “Herkesin bir yöntemi vardır, farklı yöntemlerle hayırda yarışmaya bakalım “

Allaha emanet olun vesselamu aleykum. 06.06.2021

H.K.

Bu nota cevaben şu notu yazdım:

Muhterem Hocam, Tarih tekerrürden ibarettir derler; ibret alsak tekerrür eder miydi..?

Hayatımda hiç bir düşünceye karşı ön fikirli olmamaya çalıştım; siyasi veya dini hiç bir meşrebe mensubiyetim ve tiryakiliğin olmadı hamdolsun.

Hür fikirli müstakil bir yapım olduğunu beni tanıyan herkes bilir; beni sevmeyenler de şahitlik eder. Sevdiğim ve değer verdiğim insanları da yeri geldiğinde yapıcı tenkite tabi tutar; uyarmaya çalışırım…

C.Efgani Örgütlenmesi fikri bir örgütlenme olmayıp masonik bir istihbarat çalışmasıdır…

Bu ifadem onun bütün görüşleri yalandır; yanlıştır anlamına gelmez. Şeytan bile sadece yalan ve yanlışlarla insanları aldatamaz.

Afganinin yaşadığı dönemde saptırıcı fikir beyan etme imkânı olmadığını veya çok zor olduğunu bende biliyorum. Bazen fikirlerinizde hata olmaz fakat duruşunuz yanlış olur; doğrularınızla batıla hizmet etmiş olabilirsiniz….

Bunların örnekleri çok; size öğretecek değilim…

Bunları bilip tecrübe hanemize yazabilseydik F.G. bu kadar rahat bizi kandıramazdı. F.G. 15 Temmuz kalkışması sebebi ile deşifre oldu. C.Efgani 15 Temmuz gibi bir teşebbüs fırsatı bulamadığı için tartışmalı durumda kaldı. 15 Temmuz olmasaydı F.Güleni bu şekilde keşfedebilen kaç kişi olabilirdi muhterem Hocam..?

Günümüzde yaşayan bir saptırıcıyı tanıyıp keşfedemeyenler 125 sene önce ölmüş başka bir saptırıcıyıdoğru tanıdığını iddia etmesi inandırıcı olabilir mi..? Biraz mütevazi olmak, ihtiyat payı koymak gerekmez mi..?

Biliyorsunuz Mısır’ın seçkin ve yaşlı âlimleri ile uzun zaman beraber olma imkânı bulmak nasip oldu; birçok konuyu ikinci elden bizzat dinlemek imkânı bulduk. Afgani hakkında ilmine, samimiyetine ve ihlasına şahit olduğum hiç bir insan olumlu konuşmadı. Kaynakların çoğu olumlu konuşmayanlarıteyit ediyor. Bizim Şeyhülislamlarımız, yardımcıları, 2.Abdülhamid’in tutum ve davranışı da onları teyit ediyor. Yaşadığı dönemde F.G. ni keşfedip Müslümanları uyaran tarihçilerimiz de onları teyit ediyor. Afgani’nin mahremlerini bilen bazı gâvur dostları bile onları teyit ediyor. Ben bildiğim kadarı ile

Afganiyi, Abduh’u size ilk tanıtanlardan biri de rahmetli Ali Özek hocamızdır. Ben de kendisinden dinledim. Hocamızla çok samimi olduğumuz için kendisine de zafiyetini söyledim; bu husustaki tespitlerine asla güvenilmez. Burada nedenlerine girmek istemem; konu mecrasından çıkar.

Bugün Ülkemizde Afgani ekolü yok ama o ekolün hazırladığı zeminde yetişmiş daha ileri seviyede tahripçiler yok diyebilir miyiz muhterem Hocam..? Afgani ekolü aşıldı; F.G. ekolü bile işe yaramıyor.

M.İslamoğlu, M.Okuyan, M.Öztürk vb bu ekolün hazırladığı zeminde yetişmiş tahripçiler değil midir..?

Bu ekolü ve arkasındaki gücü tanıyamadığımız sürece F.G. gibi proje şahsiyetler bizim değerlerimizi kullanmaya devam etmez mi..?

Faruk Beşer gibi samimi bir Hocamızı bile emellerine alet edebilmelerini nasıl izah edebiliriz..? Sizin de onların çalışmalarını destekleyen ve teşvik eden söz ve davranışlarınız olmadı mı..?

Reisi Cumhurumuzu aldatmadılar mı..? Bu örgütlenmeleri çok iyi tanımadan aldanmaktan nasıl kurtulacağız..?

Akademisyen hocalarımızın en önemli zaaflarından biri de “mahalli düşünmeyi aşamamak, uluslararası şer odaklarının plan proje ve entrikalarından haberdar olabilecek tecrübe eksikliği yaşamak” değil midir..?

Tayyar Altıkulaç Hocayı Allah rızası için uyarayım; bir hatasını anlayıp düzeltsin istedim. Şer’î ve ilmiölçüler içerisinde ispat ettiğim bir konuyu bile kabul etmemekte ısrar etmesi, sizin bahsettiğiniz“önceden karar vermiş, okuduğunu ve dinlediğini, seçmeci bir gözle değerlendirip kararına mesnet bulmaya çalışan” anlayışının bir örneğini gördüm. İsterseniz yazışmalarımızı size de gönderebilirim.

Belki de göndermişimdir. Çünkü yazışmalar içinde sizin de adınız geçiyor…

Evet burada hata ettik diyememek bir zafiyet değil midir muhterem Hocam..?

Sizin yazdığınız TDV İslam Ansiklopedisi C.Afgani maddesini baştan sona kadar dikkatle okudum. Evet, taraftar ve karşıtların görüşlerine yer verdiniz ama ciddi yetersizlikler ve eksikler var…

Muhterem Hocam

Ben sizi Allah için seviyorum; YİE de talebe iken de size muhalefet edenlere rağmen, dersimizin resmîhocasını dinlemez; sınıftan çıkar, sizin dersinize girerek dinlemeyi tercih ederdim…

Ben 68 yaşında, sizde 85 yaşlarına gelmişken, hiç bir çıkar hesabı söz konusu olmadığı halde uyarılarımızı daha kolay değerlendirme imkanımız olması gerekmez mi..?

Selam ve hürmetlerimi arz ediyorum.

Ahmet Ziya

Hocamız bu notuma da şöyle bir not yazdı:

Dediğim gibi Hayırda ve hizmette yarışalım. Bahsettiğiniz sapkınların imamı Efgani filan değil. Efganiyi sollayan eski ve yeni nice sapkın var. Biz doğrunun hakkın yanında olmaya devam edelim. Hak batılıyenmeye devam edecektir. İlahi kanun budur.

Efgani konusunu tartışmaya niyetim ve vaktim yok. Buna girişsem ortaya kalınca bir kitap çıkar ama ümmete faydası olmaz.

Hayırlı geceler. H.K.

Hocamızın bu notuna cevap yazıp daha fazla yormamak için sessiz kalmayı tercih ettim.

2- Necdet Çağıl Hoca

Ahmet Ziya hocam,

Galiba en iyisi كدر ما دع صفا ما خذ fetvasınca bu tür dünyamıza da ahiretimize de faydası olmayan kıylükâlden, ölüler üzerine konuşmaktan uzak durmaktır. İslam âleminin öteden beri en başarılı (!) olduğu ortamlardan biri tekfir ve tel’inden bir türlü hali kalamamış olmasıdır. Düşünsenize; اال الﮭﮫ ﻤﮭﯿﻓل كلن لو ﷲ لفسدن ayetini yorumlarken, mukaddem ile tali arasındaki mülazemetin sadece ikna boyutlu
olduğunu söylediği için Taftazani’yi bile tekfir eden bağnazlar çıkmıştır. Adam ne söylüyor, bu ne anlıyor.. O demek istiyor ki talinin ref’i mukaddemin de ref’ini istilzam ederken, mukaddemin ref’i talinin ref’ini istilzam etmez. Yani göklerde ve yerde fesadın olmaması bu ikisinde başka ilahların olmamasını gerektirirken, bu ikisinde başka ilahların olmaması ikisinin âdem-i fesadını gerektirmez. Zira bu ikisi başka bir şey sebebiyle de fesada maruz kalabilir; hiçbir şey olmasa da kıyamet kopacaktır. O demek istiyordu ki akıl âdem-i fesad konusunda farazi ilahların ittifakını muhal görmez. Zaten ittifak edemeseler ilah olamazlar. Burada kulların âdeti üzere bir ikna yoluna gidilmiştir. Bir geminin iki kaptanı olmaz, bir köyün iki muhtarı olmaz vs.. O koca Eş’arî kelamcı ve filozofunu anlayamadılar bile ve en ucuz yola baş vurdular: “Kâfir oldun!”

N.Ç.

Hocamıza cevaben şu notu yazdım:
Tarih tekerrürden ibarettir derler; ibret alsak tekerrür eder miydi..? C.Efgani Örgütlenmesi fikri birörgütlenme olmayıp masonik bir istihbarat çalışmasıdır…
Bunu bilip tecrübe hanemize yazabilseydik F.G. bu kadar rahat bizi kandıramazdı. F.G. 15 Temmuz kalkışması sebebi ile deşifre oldu. C.Efgani 15 Temmuz gibi bir teşebbüs fırsatı bulamadığı için tartışmalı durumda kaldı. 15 Temmuz olmasaydı F.G. Bu şekilde keşfedebilen kaç kişi olabilirdi..?

A.Ziya

Hocamız da şu notu yazdı:
F. Gülen hakkındaki tespitler bire bir doğru. Bütün mesele verem otu gibi sarıp çöreklendikleri kurumlardan nasıl sökülüp atılacaklarıdır.. الوبال وبقي المل ز ال
N.Ç.

3- Faruk Beşer Hocamız:
İlginç, Keşke biri (bu konu üzerinde) çalışsa…
F.B.

Ben de cevaben:
Hep beraber teşvik edip gayretli bir arkadaş bulursak kendisine yardımcı olabiliriz…A.Ziya
Hayreddin Karaman Hocamıza yazdığım notta F.B. Hocamızın da adını zikrettiğim için ona da yollamıştım. Bunun üzerine de:
Çok güzel yazmışsınız. Bunları bir belge olarak saklayıp hatırata koymak lazım.

Hayırlı geceler diliyorum.

F.B.

Diğer yazılan notları paylaşmaya değer bulmadığım için buraya aktarmıyorum.