KUR KORUMALI TL HESABI, LİYAKAT, HEVESLENDİRME ve SEVDİRME

Gündemi tayin edilen ilahiyatçılar ile gündemin arkasından koşan ilahiyatçıları herkes biliyor ve tanıyor. Eksikliğini hissedip hasretle beklediğimiz ve acil ihtiyaç duyduğumuz ilahiyatçılar ise gündem belirleyen, rehberlik ve önderlik yapan, ilahiyatçı ve araştırmacılardır.

Kur korumalı TL mevduat hesapları ile ilgili idari açıklama yapılınca, eli kalem tutan, ağızı laf üreten araştırmacı ve ilahiyatçılarımız piyasada boy gösterdi. Kimisi caiz, kimisi faizdir dedi; bilgece konuşanlar ise ayrıntılara girip bize, bu konudaki nasları izah etti; yorumladı. İşin felsefi ve fıkhi boyutu ile ilgili söylenmedik söz bırakılmadı. Kimi sistemin açıklarını yamamaya kalktı; kimi de yamaları sökmeyi denedi. Ferdi olarak herkes bildiğini ve anladığını ortaya koydu; üzerine düşeni yaptı. Bu pazarda yok yoktu; dileyen dilediğini alabiliyordu. İşte size Liberal İslam(!) Memnun olmayanları da gündemi belirlenmiş ilahiyatçılar kendi tezgâhına davet ediyordu. İşte size sosyalist ilahiyatçılar(!) Sosyalist ilahiyatçılar ile Liberal ilahiyatçıları çatıştırıp yıldızını parlatmaya çalışan Kemalist ilahiyatçıları(!) da unutmuş değilim. At gözlüğü ile olup biteni seyreden, kendi köşesinden “ilimcilik” oynayan, etliye sütlüye dokunmayan tiplere işaret etmeye bile gerek duymadım. Bir de elindeki kılıcı ile asıp kesen, özel mührüyle Müslüman damgalayıp daire dışına atanlar var; onlara da temas etmeyeceğim.

Benim üzerinde durmak istediğim ilahiyatçı ve araştırmacılar eksikliğini hissedip hasretle beklediğimiz ve acilen ihtiyaç duyduğumuz, gündem belirlemeyi, rehberlik ve önderlik yapmayı gaye edinmiş, ilmi ile amil, samimi, ihlaslı, Müslümanların derdi ile dertlenen, ferdi görüşünden çok istişare ve müzakere ile görüş belirlemeyi tercih eden, asrımızın münferit içtihat asrı olmadığını bilerek mütevazı davranan, dünyadaki şeytani düzen ve entrikalardan haberdar, şuurlu, görgülü ve ufku geniş tecrübeli alimlerdir

İçinde yaşadığımız dönem, ferdi hareket etmeye elverişli ve uygun değil; münferit gayret ve başarıları ile tanınmış hiç bir kişiye güvenip dayanma imkânımız yok. Böyle söylemekle münferit gayret ve başarı sahiplerinin hepsi kötü niyetlidir; yetersizdir; zararlıdır demek istemiyorum; çoğunun takdir edilecek gayretlerinin olduğunu da inkâr etmiyorum. Münferit hareket etmeleri yanılmaya ve yanıltılmaya açıktır diyorum. Gönül bağı oluşturma, Şura şuuru ile bir araya gelip birlikte hareket etme gayretleri yetersizdir diyorum…

Son yıllarda, kendi ülkelerinden hicret etmek zorunda kalıp ülkemizde, Türkiye’de yaşayan, çok değerli ilim adamları var. Bunlar nerelerde hata etmiş, neleri ihmal etmiş, niçin bizim ülkemize gelip sığınmak zorunda kalmışlar; ilgilenen ve bilen var mı..?

Şeyh Abdülmecid Zindani ve Dr. İsam Al Beşir gibi, alanında çok değerli ilim adamlarının ülkemizde yaşadığını, evlerinden dışarı bile çıkmadıklarını, bizim ilahiyatçı ve ilim ehli araştırmacılarımızdan kaç kişi biliyor? Bu değerli ilim ehli insanları, kürsüde, sözde ve yazıda başarılı, sahada başarısız kılan şey neydi, bilen var mı..?

Yıllardır ülkemizde yaşayan, emsallerinin ülkemizde yok denilecek kadar az olduğu bu insanlarla bir araya gelip istişare etmeyi organize edecek bir kurumumuz yok mu?

Konuyu dağıttığımı zannetmeyin? Kur korumalı TL mevduat hesapları konusunda ilahiyatçı ve ilim ehli araştırmacılar hiç de iyi imtihan veremedi. İdarecilere, Hüküm sahiplerine doğru yolu gösteremediği gibi halkımızı da hakkı ile İrşad edemedi. İslam’ın kurallarının ve ekonomik sisteminin, İslam nizamının ayrılmaz bir parçası olduğunu, Laik ve Kemalist sistemi yamamak için kullanılamayacağını, bundan önce yapılması gerekenin ise, TL nin itibar ve değerini korumak olması gerektiğini, baştan beri hiç döviz almadan TL hesabı açtırmış olanlar yerine, sadece “Doları” ve “Altınını” bozdurup TL ye çevirenleri korumaya almanın çıkarcı bir yaklaşım olduğunu, güven vermediğini söyleyip vurgulayan duydunuz mu? Sadece Dolar ve Altını olanlara itibar ediyorsanız, bu iki değeri esas kabul edip teşvik ediyorsunuz demektir. Baştan beri sizin sözünüze itibar edip, yanınızda duran, size itibar edip hiç dolar ve altın almadan, birikimini TL hesabında tutanların değer kaybını düşünen var mı? Bunların suçu ne? Dolar ve Altın almamış olmak suç ise, bundan sonra alıp sıraya girmek gerekmez mi? Öyle ya dolar ve altın almamış, birikimini TL olarak muhafaza etmiş olanların iraptan mahalli yoksa, onların birikimleri zarar etmeye mahkum görülüyorsa, size nasıl güvenecekler? Siz sadece Dolar ve Altını olup TL ye dönenlerin değer kaybını dikkate alıyorsanız, beni de “dolarcı” ve “altıncı” olmaya heveslendirmiş olmuyor musunuz?

Hocalarım, üstadlarım, bu konudaki fetvanız nedir? Bu deliği yamayacak bir yamanız var mı?

27.01.2022 Fatih

Ahmet Ziya İbrahimoğlu