Sayın Cihat Yaycı Paşanın Dikkatine

Sayın Amiralim,

Konuşma ve değerlendirmelerinizi takip edip dinleyerek istifade etmeye çalışan bir eğitimciyim.

Bugün Fatih Altaylı ile yaptığınız mülakatı YouTube’tan dinledim. Endişeleriniz haklı gerekçelere dayandığı için ısrarlı uyarılarınızın dikkate alınmasını arzu ettiğiniz gibi ben de arzu ederim.

Ben sadece bir hususu dikkatinize arzetmek için bu notu yazıyorum:

Hiç bir beşerin her iddiası, her söylediği veya her yaptığı yüzde yüz doğru olması garanti değildir; olamaz. Sadece peygamberler bunun istisnasıdır; çünkü onlar Allah’ın (cc) kontrol ve denetimindedir. Onlar bile Zelle dediğimiz küçük hatalardan uzak kalamamış; Allah’ın (cc) uyarısına muhatap olmuşlardır.

Her akli selim sahibi insanın düşünebileceği hususları, Devlet Bahçeli gibi tecrübeli, ciddi ve milliyetçi bir devlet adamının dikkate almayıp ifade ettiğiniz gibi basit ve vahim hatalar yapmayacağını hiç dikkate almamanız, ihtiyatsız davranmak olmaz mı? Aşağıda size yolladığım videoda ABD’li bir Albayın konuşma ve değerlendirmesini dikkatle dinlerseniz, siyonistler sıranın Türkiye’ye geldiğini, bunun için de PKK ve Kürtleri kullanmayı düşündüklerini pervasızca ifade ettiğini göreceksiniz.

Abdullah Öcalan’ın yurt dışındaki siyonizmin kuklası, terörist Kürt yapılanmalarına etkili olamayacağına hiç kimsenin itirazı ve şüphesi yoktur. Ancak yurt içinde DEM’e oy veren altı milyonluk kitleyi dikkate alarak, Abdullah Öcalan kozunu kullanmak suretiyle DEM’i, dolayesiyle seçmeni etki ve kontrol altına almak, en azından dış mihraklara alet olmaktan kurtarmak imkanı ihtimal dışı olmadığı da açıktır. İç cepheyi güçlendirmek için devletin bunu düşünmesinden daha doğal ne olabilir? Bunu anlamak için ne asker ne de devlet adamı olmaya gerek yoktur. Sadece aklı selim sahibi olmak yeterlidir. Ayrıca Devlet Bahçeli Bey İstihbarat, TSK ve devletin bütün kurumlarının paylaştığı güçlü bir ihtimali seslendirmiştir. En az sizin dillendirdiğiniz görüş kadar muhtemel olan samimi ve ciddi bir görüşü Türk devleti değerlendirmek zorunda değil midir? Böyle ciddi bir konuyu terörist bir şahsın kontrollü hürriyeti ile değerlendirmek asla itham konusu olamayacak kadar önemli kabül edilmesi gerekmez mi?

Kendini Atatürkçü olarak ifade eden vatandaşlarımızın genel bir zaafiyeti vardır; M.Kamal Paşa’nın hata yapmayacağına inandıkları gibi, ona bağlı olduğunu zannedenlerin de hata yapma ihtimalini zayıf olduğunu zannetmeleri fahiş bir yanılgıdır.

M.Kamal Paşa’nın Filistin cephesi komutanlığı, İngilizlerle olan ilişkileri henüz tenkit masasına yatırılmış, ciddi deliller ışığında konuşulabilmiş, müzakere edilebilmiş değildir.(1) Bilhassa TSK emekli mensuplarının yetiştirilme tarzı buna tahammül etmelerine imkan vermediği, emir komuta zinciri dışında düşünmeye alışık olmadıkları bilinen bir hakikat kabül edilir; sizin gibi makul çerçevede düşünenlerin sayısının çok az olduğu da yaygın bir kanaattir.

Acizane, M.Kamal Paşanın koruma subaylığını yapmış, CHP yönetiminde bulunmuş, 1960 ihtilalinde darbeci subayların danışmanlığını yürütmüş Aziz Şengün beyle 40 gün koğuş arkadaşlığı yapmış, büyük amcası İstiklal harbi subayı ve İsmet Paşanın mesai arkadaşı olan bir eğitimci olarak bildiklerimi hala rahat yazma ve konuşma imkanı bulabilmiş değilim.

Emekli Albaylardan Hüseyin Akkaya Bey ile 3 senedir yazışır; fikir müzakeresi yaparız. Ciddi belgelere dayalı görüşleri bile bırakınız kabül etmeyi, dinlemeye bile tahammül etmekte zorlandığını gördüm. Bu çerçeve dışına çıkamadığımız sürece, sadece kendilerini milliyetçi kabül eden, farklı düşünenleri ciddiye almayan, müzakereye kapalı bir anlayışın mensubu olmaktan kurtulamayız.

Sayın Amiralim,
Ferdi görüşler değerlidir ama geniş istişareler sonucu oluşan görüşler, bilgi ve istihbarata dayanıyorsa daha da önemli ve değerlidir. Size tercümesini yaptığım Arapça bir yazının linkini gönderiyorum; okumanızı arzu ederim. Siz tehlikeyi görenlerden olmanıza rağmen, boyutunu bizden farklı düşünebilirsiniz. Siyonist İngiliz ABD ve İsrail üçgeninin planlayıp yürütmeye çalıştığı tehlike, zannettiğinizden de hacimli ve tehlikelidir. Devlet en küçük ihtimalleri bile değerlendirmek zorundadır. Abdullah Öcalanı hapiste beslemek yerine, düşmana karşı kullanmak daha akıllı bir plandır. Birinci derecede şehit akrabası olarak bu tehlikeyi gören bir eğitimciyim; şehit yakınlarının bu durumu anlayacak kadar ferasetli davranacağına da inanıyorum. Sizlerin de farklı zaviyelerden bakıp düşünerek vatandaşların düşüncelerine ve devlet adamlarının kararlarına daha objektif yaklaşmanızı umuyor ve bekliyoruz.
Selam, dua ve saygılarımı arzederim.

Ahmet Ziya İbrahimoğlu
03.11.2024 OF

Kıbrıs’ın, Siyonist İsrail’i Desteklemede ve Batının Bölgedeki Çıkarlarını Güvence Altına Almada, Üstlendiği Roller👇
https://www.aynamayansiyanlar.com/makalelerim/tercumeler/kibrisin-israili-desteklemede-ve-batinin-bolgedeki-cikarlarini-guvence-altina-almada-ustlendigi-roller-2/

Cihat Yaycı Paşanın Cevabi Notu: 👇

Değerli Hocam,
Plan, Büyük Ortadoğu planı,
Durum da çok tehlikeli.
Söyleyeceklerimi Fatih Altaylı’da ifade ettim.
Cihat Yaycı

(1) M.Kamâl’in İngiliz İstihbaratı İle İrtibatı İçin👇https://belgelerlegercektarih.com/2012/12/10/m-kemal-ataturkun-ingiliz-istihbarati-ile-gizli-iliskisi-desifre-oldu/