Şer’i Bir Açıklama ..

Düşmanlarımızın kalplerini Allah birbirine düşman kıldığında ve onları birbirine saldırttığında, bu büyük bir nimet ve İslam ümmeti için büyük bir fırsattır; Allah’a şükretmek ve kendi hazırlığımızı yapmak, saflarımızı sıklaştırmak ve zaafiyetlerimizi gidermek gerekir.

Bir suçlu -hangi taraftan olursa olsun- düştüğünde sevinmek, mübah ve fıtri bir şeydir; bunda ihtilaf edilmemelidir. Burada sadece suçluların yok oluşundan bahsediyorum, masum sivil kurbanlardan bahsetmiyorum.

Ancak hata, en büyük yanlış, dar grup çıkarları için kalplerimizin bu düşmandan ya da diğerinden yana meyletmesi ve dillerimizin onları övmesi olur. Bu, bizi sanki karşıt iki siperden birinin içine sokar ve Allah’ın düşmanlarımızdan (berî olma) farzını çiğnemek, aynı zamanda müminler arasında (dostluk kurma) farzını da ihlal etmek olur.

Gazze meselesi her Müslümanın meselesi olduğu gibi Suriye meselesi de her Müslümanın meselesidir.

Gazze’deki halkımızı öldüren kişi Suriyelilerin dostu olamaz, Suriye’deki halkımızı öldüren kişi de Gazze’lilerin dostu olamaz. Bu durum Müslümanların tüm meselelerinde geçerlidir.

Bu, uyulması gereken şer’i sabitedir. İşgale karşı direnmek bir yerde farzken, başka bir yerde haram olamaz.

Unutmayalım ki (şii milisler) Irak’ta bizimle Amerikan hava desteği altında, Suriye’de de Rus hava desteği altında savaştılar.

Bugün ise bu Şii milislerle Siyonistler arasındaki nüfuz paylaşımı savaşı kızıştıktan sonra, ki bu 7 Ekim’den çok önceydi, Gazze’yi savunma sloganını yükseltmeye başladılar; Gazze onlardan beridir. Bu tuzağa düşmemeli, kartları karıştırmamalı ve bu anın esiri olup onların ihanet ve suç dolu tarihini unutmamalıyız.

Peki ya sorarsanız: Bu düşmanlarımız arasındaki çatışmayı farklı davalarımız lehine nasıl kullanabiliriz? Bu, bir miktar bilgelik, ustalık, istişare, koordinasyon ve iş birliği gerektirir. Bunların hepsi şer’i vecibelerdir; gidip gelen, değişen duyguların ve karşıt çıkarların karmaşasında unutulmamalıdır.

Bu, gördüğüm ve Allah’a karşı sorumluluğunu üstlendiğim şer’i bir husus ve duruştur.

Muhammed Ayyash el-Kubeysi


Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
27.09.2024 Üsküdar

Mütercimin Notu: 👇

Yazının Arapça Orijinalinin altına 4 video linkini ben ekledim. Çok uzun olmayan bu 4 videoyu da dinlemeniz halinde, Muhammed Al Kubeysi Hocayı daha kolay ve daha doğru anlayacağınızı zannediyorum.

Ahmet Ziya

Bir Arap Yazarın Konu Hakkındaki Yorumu:👇
SelamünAleyküm ve rahmetullahi ve berekatüh…

Hayırlı sabahlar dilerim.

Birçok değerli arkadaşım bana hâlâ Hasan Nasrallah’ın suikastının bir tiyatro olduğunu düşünüp düşünmediğimi soruyor.
Evet, bu kesinlikle bir tiyatro.

Birinci nokta:
Hasan Nasrallah, kendisini önemli bir oyuncu zannetti. Yerinin doldurulamayacağını düşündü. Büyüklerle oynadığını zannetti ama aslında kendisinin, Hizbullah adında dışarıdan yönetilen bir şirkette çalışan bir memur olduğunu unuttu. Şirketin sahibi, genel müdürü değiştirebilir, yöneticileri ve bölüm başkanlarını değiştirebilir, hatta şirketin görevlerini bile sahibinin ihtiyaçlarına göre değiştirebilir. Yönetimi tamamen değiştirmesi bile önemli değildir, yeter ki gelecek aşama ona süreklilik sağlasın.

İkinci nokta:
ABD Başkanı John F. Kennedy’nin suikastını hatırlıyor musunuz? ABD istihbaratı, bir suikastçıya Kennedy’yi öldürme görevini verdi. Suikastı gerçekleştirdiğinde, istihbarat bu suikastçıyı öldürdü. Sonra suikast emrini vereni öldürdüler ve ardından bu emri verenin emir sahibini de öldürdüler. Üç kişiyi çok kısa bir zaman aralığında öldürdüler ki dava bugüne kadar karışık, karanlıkta kalsın.

Hasan Nasrallah ve yoldaşlarıyla olanlar da aynı şekilde oldu; oyunu oynadılar ve sonra onu öldürdüler. Kendini önemli bir oyuncu sandı ama bilmiyordu ki kendi lideri onun aleyhine gelecek aşamayı hazırlıyordu: Hizbullah’ın Litani Nehri’nin gerisine çekilmesi ve Hizbullah’ın üç bölüme ayrılması.

Birinci bölüm, İsrail’i korumak için yeni liderliklerle yeniden kalacak. İkinci bölüm, Lübnan şehirlerine, özellikle Sünni bölgelere nüfuz etmek amacıyla gidecek. Üçüncü bölüm ise, Suriye’de demografik değişim yapmak ve Kürtlerle uyum içinde Türkiye’ye baskı yapmak amacıyla Suriye bölgelerine gönderilecek.

Geçen birkaç gün içinde geriye dönecek olursak, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, birçok kez Gazze’den sonraki hedefin Türkiye olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konumunun hassasiyeti ve sahip olduğu karmaşık dosyalar nedeniyle ayrıntılara çok fazla girmek istemiyor; ancak Türkiye’ye karşı nelerin planlandığını biliyor. Aynı zamanda İsrail, Hizbullah ve şirketin sahibi de oyunlarını açığa çıkarmak istemiyor ki aralarındaki tiyatrolar ve karşılıklı çıkarlar devam etsin.

“Ben Lübnan pastasından vazgeçeceğim, sen de bana Suriye’de bir pay vereceksin” anlayışıyla aralarındaki sahte düşmanlık tiyatrosunun devamı konusunda da anlaşmaya varıyorlar.

Bu nedenle Allah en iyisini bilir ama Suriye’nin yeniden savaşa döneceğini ve Beşar Esad’ın Hizbullah’a yönelik saldırılar karşısındaki sessizliğinin oyuncular arasındaki anlaşmanın bir parçası olduğunu düşünüyorum.

Bu benim görüşüm, mutlak gerçeği sadece Allah bilir.

Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
28.09.2024 Üsküdar

Bir başka arkadaşımızın da şöyle bir yorumu oldu:👇Oyunlar Artık Amatör Oynanmıyor.


İRAN-HİZBULLAH; İSRAİL İSTİHBARAT AĞI

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah kendisinin bile bilmediği bir yerde öldürüldü. Fransız medyasından yayılan bir habere göre ise Nasrallah’ın yerini İsrail’e bildiren İranlı bir ajandı.

Peki bu olay nasıl gerçekleşti? İsrail nasıl bir istihbarat ağı kullandı?

Yıllardır Orta Doğuyu yakinen takip ederim. Bölgeyi iyi okumak adına kulaktan doğma, devşirme bilgilerle değil, bizatihi orada yaşayan ve alanında ehil olmuş kişilerle konuşur, dinlerim. Yazılan çizilen ne varsa imkanım dahilinde kendimce analiz etmeye çalışırım.

Bundan 9 ay önce Eski Mısır Tel Aviv konsolosu Dr. Rıfat el Ensari’nin konuşmalarını dinlediğim de bazı müphem kalan kısımlar olduğunu düşünmüştüm. Şimdi tekrar düşününce Hizbullah’ın yaşadığı ağır güvenlik zafiyetini daha da iyi anlıyorum.

7 Ekim Aksa Tufanı’nın asıl hedefi müzik festivali değil, Beyt Hanun kontrol noktasıydı. Bu yer İsrail’in askeri istihbarat noktalarından birisi olarak biliniyor. Ayrıca İsrail’e ajanlık yapan Filistinlilerin bilgileri de bu noktada tutuluyordu. Yahya Sinvar, bu bilgilerin olduğu diskleri ele geçirdi. Elde edilen bu listeler sayesinde temizlik yapıldı. Bunu doğrulayan en büyük gelişme de Sinvar’ın İsrail’e ajanlık yapan Filistinlilerin cesetlerini Şifa hastanesinin önüne atması olayıdır.

7 Ekim’i gerçekleştirirken Sinvar ve ekibi bu eylemin bilgisini Hamas’ın siyasi kanadı dahil kimse ile paylaşmadı. Bugün bu kararın ne kadar doğru olduğunun bir kez daha görüyoruz. Sinvar bu konuda çok titiz davranan birisi. Haniye Tahran’da, Nasrallah kendisinin dahi tam olarak nerede olduğunu bilmediği bir yerde öldürüldü. Bu da bize İran ve Hizbullah’ın içeriden Mossad ajanlarıyla kuşatılmış olduğunu gösteriyor. Sinvar’ın İsrail’e ajanlık yapanları ortadan kaldırması, İsrail’in bir yıldır rehinelerin yerlerini tespit edememesine imkan sağladı. 1 Ekim 2024

Ömer Ahu / Bursa

‏بيان شرعي
‏.
‏حينما يخالف الله بين قلوب أعدائنا فيضرب بعضهم ببعض، فهذه نعمة عظيمة وفرصة كبيرة لأمة الإسلام تستوجب الشكر لله تعالى وحده، ثم العمل على إعداد عدتنا وبناء صفنا ومعالجة ضعفنا.
‏.
‏وحينما يسقط منهم مجرم -من هذا الطرف أو ذاك- فالفرح أمر مشروع وهو كذلك أمر فطري، لا ينبغي أن نختلف فيه. وهنا أتكلم عن هلاك المجرمين فقط، وليس الضحايا من المدنيين الأبرياء.
‏.
‏إنما الخطأ كل الخطأ والباطل كل الباطل أن تميل قلوبنا وتلهج ألسنتنا بمدح هذا العدو أو ذاك لمصالح فئوية ضيقة، فنكون في النتيجة كأننا في خندقين متقابلين، وبذلك نخالف حكم الله تعالى في وجوب (البراءة) من أعدائنا، و نخالف حكم الله أيضا في وجوب (الموالاة) بين المؤمنين.
‏.
‏إن قضية ⁧‫غزة‬⁩ هي قضية كل مسلم.
‏كما أن قضية ⁧‫سورية‬⁩ هي قضية كل مسلم.
‏.
‏فلا يمكن أن يكون الذي يقتل أهلنا في غزة صديقا للسوريين، ولا الذي يقتل أهلنا في سورية صديقا للغزاويين.
‏وهكذا قل في كل قضايا المسلمين
‏.
‏هذا هو الثابت الشرعي الذي ينبغي الوقوف عنده.
‏فلا يمكن أن تكون مقاومة الاحتلال في بلد واجبا، ومقاومته في بلد آخر حراما.
‏.
‏ولنتذكر أن (المليشيات المجرمة) قد قاتلتنا في العراق تحت غطاء الطيران الأمريكي، وقاتلتنا في سورية تحت غطاء الطيران الروسي.
.
‏أما اليوم فبعد أن تأجج الصراع بين هذه المليشيات وبين الصهاينة على تقاسم النفوذ، وكان ذلك قبل 7 أكتوبر بكثير، بدأوا برفع شعار الدفاع عن غزة، وغزة منهم براء.
‏فلا ينبغي أن نقع في الفخ ونخلط الأوراق ونكون أسرى لهذه اللحظة وننسى كل تأريخهم المليء بالغدر والإجرام.
‏.
‏أما إذا سألت: كيف نستثمر هذا الصراع بين أعدائنا لصالح قضايانا المختلفة فهذا يتطلب قدرا من الحكمة والحنكة والتشاور والتنسيق والتعاون، وهذه كلها واجبات شرعية، لا ينبغي نسيانها في زحمة العواطف المتباينة والمصالح المتقابلة.
‏.
‏هذا هو الموقف الشرعي الذي أراه وأتحمل مسؤوليته أمام الله.
‏.
محمد عياش الكبيسي

لمعرفة حياة محمد عياش الكبيسي إضغط علي الرابط

https://ar.m.wikipedia.org/wiki/محمد_عياش

أمين المجلس العربي الإسلامي محمد علي الحسيني قال Olaydan Sadece 2 Gün Önce H.Nasrallah’ı Uyardı
İbretle Dinlenmeli, Gerçekler Net Görülmeli:👇
https://www.instagram.com/reel/DAdOeARNfeu/?igsh=Mm9scnRwc2o5NTY1

Bu Video da H.Nasrallah’ın Yaptıklarının Kendi İfadesi İle İtirafı👇

Üçüncü Link Olarak Türkçe Bir Video👇

Dördüncü Linkteki Video 1. Linkteki Videonun Tartışılması ve Yorumudur.👇

Muhammed Ali al Hüseyni Hakkında:👇

Emekli Amiral Cihat Yaycı Paşa Diyorki:👇

İran’ın Terörist İsrail’e Yolladığı Füzelerin İçyüzünü Öğrenince Şaşıracaksınız👇
https://x.com/turkdegs/status/1842113687198306743?s=46&t=fVUmB9yo1vYWot5tLYwXqA

🔴Cihat Yaycı: “Terörist İsrail’de Vadedilmiş Topraklar Bakanlığı var!”
Yayının tümünü aşağıdaki linkten izlemenizi tavsiye ederim👇
https://youtu.be/gDEZx_bRjok?si=gnU-OuzuxOisJmcL