Utanç Veren Bir Yakın Tarih Sayfası ..

(Sadece Bir Avuç İşbirlikçi İhaneti)

Bu belge İngiliz Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanmış olup, Katar Dijital Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Belge, İngiliz hükümetinin Arap kabile liderlerine ve yöneticilerine, İngiltere’nin politikalarına uymaları ve emirlerini yerine getirmeleri karşılığında ödediği maaşları gösterip belgeliyor. Maaşlar şu şekildedir;👇

Yıllık Maaşlar:

– Maskat Sultanı: 186,400 Rupi

– Şehr ve Mukalla Sultanı: 720 Rupi

– Anze Kabilesi Reisi Fahd el-Hizal: 204,000 Rupi

– Aden Koruma Bölgesi Liderleri: 70,000 Rupi

– İbn Suud: 60,000 Rupi

(Dikkat edin, kabile reisi Fahd el-Hizal’ın maaşı o zamanlar İbn Suud’un maaşından beş kat daha fazlaydı.)

Üzücü olan, Osmanlı Devleti’nin en fazla onurlandırdığı kişinin Fahd el-Hizal olmasıdır. Osmanlılar ona “Bey” unvanı vermiş, kaymakam olarak atamış ve ona sınırsız maddi destek sağlamışlardı. Ancak, Fahd el-Hizal İngilizler için çalışıyor ve Osmanlı yetkililerinden gizli olarak onlardan maaş alıyordu. Hatta daha sonra Osmanlı’ya karşı İngiliz desteğiyle savaşmıştır.

Daha sonra, Necid Emiri Abdülaziz el-Suud’un maaşı 100,000 Sterlin’e yükseltildi ve Hicaz’ı ele geçirmesine yardım ettikten sonra daha da arttırıldı. İngiltere, Hac gelirlerinden bir kısmını da Hindistan Şirketi aracılığıyla ona ödüyordu; (ayda 75,000 Hint Rupisi).

Bu miktar, Hicaz’ı ele geçirmeden önce bile ona ödeniyordu. 1923’te maaşının 1924’ten itibaren durdurulacağı bildirildi, ancak bu gerçekleşmedi; aksine arttı. Antony Eden ile Churchill arasındaki yazışmalarda, 1940’larda İngiltere’nin İbn Suud’a 5,000 Sterlin ödediği, aynı miktarın 1944’ten itibaren Amerika tarafından da ödenmeye başlandığı ortaya çıkıyor. İngiltere ve Amerika, petrol gelirleri nedeniyle maaşı yarıya indirmeye çalıştı, ancak Amerika buna onay vermedi. İbn Suud’un Maliye Bakanı Abdullah Süleyman, maaşın altın olarak ödenmemesi halinde İbn Suud’un kendisini döveceğini İngilizlere bildirdi.

Şerif Hüseyin bin Ali: 180,000 Sterlin yıllık maaş ve diğer masraflar. General Allenby, maaşın azaltılması halinde istifa edeceği tehdidinde bulunmuştur.

Asir Hükümdarı Prens Muhammed Ali el-İdrisi: Aylık 200 Sterlin. 1923’te, Hudeyde’nin İngilizlere teslim edilmesi karşılığında maaşına 30,000 Sterlin eklenmiştir. 1921’de maaşın ödenmesi şartıyla yabancıların bölgeden çıkarılması istenmiştir.

Yemen İmamı Yahya Hamideddin: Aylık 200 Sterlin.

Prens Abdullah bin Hüseyin: Doğu Ürdün’ün yeni devleti için tüm masraflarla birlikte 5,000 Sterlin maaş önerisi.

Dubai Hükümdarı Said bin Maktum: Yıllık 30,000 Rupi.

Acman Hükümdarı Raşid el-Naimi: Yıllık 10,000 Rupi.

Abu Dabi Hükümdarı Şeyhbut bin Sultan: Peşin 7,000 Rupi, aylık 3,000 Rupi.

Şarika Hükümdarı Sultan el-Kasimi: Aylık 500 Rupi ve Şarika’ya inen her İngiliz uçağı için beş Rupi.

Kuveyt Şeyhi Mübarek el-Sabah: Yıllık 60,000 Rupi ile birlikte tekneler, silahlar ve yedek parçalar ve Şuayh Limanı’nın İngilizlere kiralanması.

Bu maaşlar, tam itaat karşılığında ve İngiliz hükümetinin genişleme projelerine yardım etmeleri karşılığında ödeniyordu.

Bazıları maaşlarını artırmak ve İngilizlerle oynayarak avantaj elde etmek istedi, ancak sonları kötü oldu. Örneğin, ailesi içindeki düzenli bir darbeyle görevden alınan Şeyhbut bin Sultan gibi.

Bu yüzden Winston Churchill ünlü sözünü söylemiştir:

“Eğer Araplar ölürse, ihanet de ölür.”

Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu

28.07.2024  OF

Daha Fazla Ayrıntı İçin: 👇

https://www.watanserb.com/2022/12/05/رواتب-الحكام-العرب-كما-كانت-تدفعها-الخ

👇

https://m.al-sharq.com/tags/الوثائق-البريطانية

Mütercimin Notu:

İngiltere, sadece bir avuç işbirlikçi Arapla  Osmanlı’yı yıkmadı; Türkiye ayağındaki işbirlikçilerin rolü Arap işbirlikçilerden daha az değildir. Türk işbirlikçilerle yaptıkları anlaşmaları Arap işbirlikçilere sızdırıp göstermiş; böylece Arapları ikna ederek Türklere, Arap işbirlikçilerle yaptıkları işbirliğini Türklere sızdırmış; böylece Türkleri aldatarak Araplara düşman yapmayı başarmış oldukları gibi, bugün de Arapların ihanet belgelerini anlamlı şekilde deşifre ederek bu düşmanlığı sürdürmeye çalışıyorlar. İngiliz tilki ve şeytanlığı böyle bir şeydir. Hala anlamayan varsa anlamasını diliyor ve dua ediyoruz.

Mason İttihatçıların ihanetleri, Osmanlı Filistin Cephesi komutanının İngiliz komutan Edmund Allenby ile temasından sonra vaki olan gelişmeler, Sultan Vahdettin’e, çevresi kanalı ile etki yaparak, M.Kamal Paşa’yı seçtirip yetkilendiren güç, çok iyi incelendiği zaman görüleceği gibi, İngilizler Osmanlı’yı yıkma başarısı ile iktifa edip durmadı; hala senaryoyu onların yazdığı şekilde oynanma gayreti ve etkinliğini sürdürüyorlar. Çok yakında, şartlar gerekli kılar, İttihatçılar ve M.Kamal Paşa ile yaptıkları işbirliklerinin belgelerini de açıklarlarsa şaşırmam. Zaten bu belgeleri Arap liderlere sızdırarak onları kandırmış ve kullanmışlardı. Bu hikayeyi Şerif Hüseyin, Kıbrıs’da sürgünde iken, Rauf Denktaş’ın babası hakim Mehmet Raif Beye anlatıp itiraf ettiğini biliyoruz. (En azından ilgilenen uzmanlar biliyor.)

Oyun büyük, Hainler koruma altında, Türk ve Arap Müslümanlar uyanmadan oyunu bozmak kolay görünmüyor. Ufkunuz açılması için şu makalemi de okumanızı tavsiye ederim:👇